30 Ağustos 2010 Pazartesi

var mısın yok musun ahmet?:)

var mısın yok musun kutu açmaca yarışmasını takip eden bir insan değilimdir normalde. ta ki programda yarışmacı çankırılı ahmet'in "dedeler" çıkarmasını yapıp sevgili inci sözlüğe selam çakmasını öğrenene kadar:) başta bu adamı ekşi sözlük yazarı owencan sanmıştım. ve itiraf etmeliyim ki daha bugün öğrendim o olmadığını.
ben yarışmayı izlerken hep ahmet'e odaklandım meşhur owencan budur diye. meğer owencan dedikleri adam onur diye bir tırtoymuş. tırto çünkü ilk bu çocuğu gördüğümde "kim bu bebe" demiştim ve üstünde hiç durmamıştım. dedim ya bir de ahmet'i ben owencan sanmıştım. neyse işte sonunda öğrendim ve üstümden büyük bir yük kalktı:)

bu arada ahmet'te ekşi sözlük yazarıymış. tam adı da "ahmet cihad mercankaya" imiş. tip olarakta tam olarak şöyle; 



ne zaman yarışacaksa mutlaka izliycem kendisini.

umarım dedeler ona da uğramaz:))













umarım dedeler çıkmaz videosu için tıkla 

4 yorum:

  1. Ben internet tarihine "dedeler olayı" olarak geçen bu mevhumla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. Öncelikle arkadaş arasında güldüğümüz, komik bulduğunuz şeyleri siz yine de ekranda söylemeyin. yoksa bu tip potlar kırabilirsiniz. Maazallah türkiye'de "cinsel devrim" in fitilini ateşleyen insan olarak tarihe geçicektim. İlk günler insan pornosu çıkmış gibi hissediyor, hayır yarın bir gün evlenip çoluk çocuğa karışınca ne yüzle nasihat vericem evladıma? Ben kara kara onu düşünüyorum:) Bloğunu beğendim, vakit buldukça okurum. yalnız fotoyu nasıl buldun onu merak ettim bak.

    YanıtlaSil
  2. uppss..yakalandım galiba:)
    o kadar zaman geçmiş ki bu yazının üstünden bir de bu benim sizin için yazdığım ilk yazı. bir de yarıştıktan sonra yazmıştım. o da şurda.

    http://morkuyu.blogspot.com/2010/09/var-msn-yok-musun-ahmet-vol2.html

    pornosu çıkmış mı?:)
    ben sizi hiç de öyle lanse etmedim ama.
    şimdi kendimi suçlu gibi hissettim.

    yoo ben hiç de pot kırma gibi görmedim bence çok da eğlenceli olmuş. size dava açıldı mı yok, kötü bir şey işittiniz mi yok. o zaman sorun da yok. ama evet çoluk çocuğa karışınca "baba bu video gerçek mi? diye sorunca sizde mantıklı bir cevap verirsiniz artık. zeki adamsınız.

    fotoyu hımm. araştırmacı gazeteci bir karaktere sahibiz desek:)ama isterseniz kaldırabilirim de.

    blogumu beğenmenize sevindim, beni bi şekilde bulduğunuza sevindim..

    sevgiler..

    zehra

    YanıtlaSil
  3. "Pornom çıkmış gibi hissettim" ifadesini neden kullandığımı açıklayayım. "Umarım dedeler çıkmaz" tabirini kullandıktan sonra inci sözlük'te çok garabet yorumlarda bulunuldu benim ve Acun ılıcalı'nın hakkında. Sanki ortada bir sabotaj varmış gibi gösterildi, masumane olacağını düşünmüştüm halbuki. O yüzden başta reddettim bu tavrımı, fakat reddediş gerekçem yapımcılardan, acun ılıcalı'dan gelen bir tehdit, şantaj vs değildi. Sadece o program yeri değildi, yani orta yaş kitlenin izlediği bir programda dedeler olayının iç yüzü ortaya çıksa hem ben mahçup olurdum, hem de acun ılıcalı'yı zor duruma düşürürdüm ki bunu gerçekten istemem. Belki bu söyleyeceklerim için beni "Stockholm sendormu" olmakla eleştirecekler ama gerçekten Acun ılıcalı bence iyi bir insan. He programa çıkmadan önce ben de genel sözlükçü fikriyatındaydım. Hatta mülakatlarda da yarışma hakkındaki olumsuz görüşlerimi söylemişimdir. Ama ben şunu iddia ediyorum, sözlüklerde belli totemler, figürler var ve eğer isminiz çizildiyse bunu temizlemeniz mümkün değil. Yani var mısın yok musun'un içeriğini savunamam, ama acun firarda yı yapıyorken ailenin sevimli çocuğu olan Acun ılıcalı'yı birden günah keçisi ilan etti insanlar. Bana göre bilgisayar başında saatlerce entry yazmakla, lost'un 6 bölümünü bir oturuşta izlemekle var mısın yok musun izlemek arasında bir fark yok ki? Yani akasya durağı'nın mizah çıtası çok düşük, peki bunu yazan yöneten adam bilmiyor mu bunu? İşte tv sektörünü çözdüğünü sanan sözlükçüler bunun arz-talep meselesi olduğunun farkında değiller. Çok amiyane bir tabir vardır, "senin koyun gütmüşlüğün kadar benim çoban sevmişliğim" (!) var derler, işte işin özü bu bence. Kaldı ki yarışma öncesinde büyük bir sözlük müptelası olan ben yarışmadan sonra bir hayli sorgular oldum. Mesela ben yarışmanın ikinci günü, bir arkadaşa gelen teklife istinadan, "okuduğum bir kitapta 42 evrenin rakamıdır, bence bu teklifi düşün" diye bir yorumda bulunmuştum. Arkadaşın biri bunu spiritüel ıvır zıvır, boş laf olarak nitelendirmiş. Halbuki sözlükçülerin adeta kutsal kitabı olan, ki sözlüğün ortaya çıkışının da temelidir, "bir otostopçunun galaksi rehberi" nde evrenin rakamıdır 42. Yani tarantino yapınca gönderme, saygı duruşu var mısın yok musun'da yapılınca saçmalık. Sözlüklerdeki Hıncal uluç nefretine bakıyorum, ama bence hıncal uluç bir eksi sözlük yazarı stereotype'idir. Hıncal uluç medya da yer bulmuş, sözlükçülerse sanal alemde. Yazılacak çok şey var ama gerek yok, daha fazla ciddiye almamak lazım, ama meselenin özü budur kısaca. Bu arada fotoyu kaldırmana gerek yok, talibim çıkar belki :)

    YanıtlaSil
  4. kesinlikle size katılıyorum. arz-talep ilişkisi her şeyi belirliyor. iş basit olur, karmaşık olur nasıl olursa olsun halk eğer bunu beğeniyorsa, izliyorsa o iş başarılıdır. ha ben yine de acun'dan pek hazetmiyorum o ayrı. sende öyleydin ama yarışmadan sonra daha farklı düşündün çünkü adamı bizden çok gördün, konuştun vs.
    ben yine de kendisini bu kadar tvde görmek istemiyorum ya da evinde bilmem kaç tane tv var bilmek istemiyorum. ama insanlar bunu istiyor. o zaman bana da bir film izliyim bari demek düşüyor:)

    ayrıca bir şeyler açıklamak zorunda değilsiniz ya ben sizin çok iyi niyetli biri olduğunuzu sezdim zaten o yarışmada. dediğiniz gibi de zaten gerek yok.

    sözlüğe gelince. ekşi'de bende bir ara yazardım ama kısa sürdü bu yazarlık sevdası. bi troll geldi ona sardım ve uçuruldum. bende itü'de yazmaya başladım sonra.
    ekşi sözlük bence çok güçlü medyada, tv'de. okan'da söylüyor bunu üstüne basa basa.


    peki, o zaman kaldırmayız fotoyu bizde siz öyle diyorsanız:)
    gerçi pek de ihtiyacınız da yok ama neyseee..

    YanıtlaSil